Büyükelçi Meyer-Landrut, İnovasyon ve Biyoteknoloji Merkezinde organize edilen, “AB-Türkiye Gençlik İklim Formu”nun açılış kısmında yaptığı konuşmada, yaşanan yangınların ve öbür tüm afetlerin, iklim değişikliğinin gerçek olduğunu ve insan eliyle gerçekleştiğini gösterdiğini vurguladı.
İklim değişikliğini azaltmak için global ısınmanın azaltılması gerektiğinin bilindiğine işaret eden Büyükelçi, iklim değişikliği ile çaba edebilmek için de karbondioksit salınımının azaltılması gerektiğini aktardı.
Meyer-Landrut, yaklaşık bir ay evvel Türkiye’nin Paris Muahedesi’ni imzaladığını anımsatarak, “Türkiye, Paris Muahedesi’ni imzalayarak son derece değerli bir adım attı. Türkiye’nin atmış olduğu bu adımdan biz büyük memnuniyet duyduk. Bu adımı atarak Türkiye, AB’ye üye devletler ve dünyanın geri kalan biroldukca ülkesiyle aslında birebir yola girmiş oldu, yüzünü birebir tarafa dönmüş oldu” diye konuştu.
İskoçya’nın Glasgow kentinde düzenlenen Birleşmiş Milletler (BM) İklim Tepesi 26. Taraflar Konferansı’nda (COP26), yaklaşık iki haftalık müzakerelerin akabinde 13 Kasım’da taraflar Glasgow İklim Paktı üzerinde mutabakata vardığını hatırlatan Meyer-Landrut şu değerlendirmede bulundu:
“Bu konferans kapsamında değerli bir ilerleme kaydedildiğini düşünüyoruz lakin çabucak hemen daha yapılacak epey şey var. Bilhassa sizin kuşağınızın yapması gereken hayli şey var. Bu konferansta 1,5 derecelik maksat, ulaşılabilir bir amaç olarak lisana getirildi, ancak bununla ilgili olarak şeffaflığın artırılması gerekiyor, ormancılık alanında, metan gazının kullanmasının azaltılması konusunda da kıymetli adımlar atılması gerekiyor, lakin bütün bunlar kâfi değil. Bilim adamları Glasgow’da global ısınmanın 1,8-2,4 derece civarlarında değişmekte olduğunu tabir ettiler. Evvelki senelerda 2,7 düzeylerine ulaşmıştı, 1,5 derecelik düzeye ulaşmak için daha yapmamız gereken hayli şey var.”
‘Sizsiz olmaz, bütün bunları sizlerle lakin yapabiliriz, sizlere gereksinimimiz var’
Meyer-Landrut, bu çerçevede ülkelerin gelecek yıl sonuna kadar karbon emisyonlarının azaltılması tarafındaki yeni amaçlarını açıklamak üzere mutabakata vardıklarını da lisana getirdi.
Her ülkenin bu çerçevede, karbon emisyonlarının azaltılması için nasıl ulusal seviyede katkıda bulunabileceğini açıklaması gerektiğini belirten Büyükelçi Meyer-Landrut, “Bütün bunlar yapıldığı takdirde bu 1,5 derecelik gayeye ulaşılması gerçekçi bir gaye olarak kalacak fakat bunun için de şimdiden adım atılması, harekete geçilmesi gerekiyor.” dedi.
Büyükelçi Meyer-Landrut AB’nin yeşil mutabakatı kısa müddet evvel kabul ettiğine dikkati çekerek, “Bu yeşil mutabakat, üye devletlerin yerine getirmesi gereken, ulaşması gereken maksatları ortaya koyuyor. Karbondioksit salımlarının 2030’a kadar yüzde 55 oranında azaltılması ve 2050 yılına kadar karbon nötr hale gelmesi maksatlar olarak belirlendi. Baktığımızda aslında bu maksatlar Cumhurbaşkanı tarafınca Türkiye için açıklanmış olan 2053 yılına kadar karbon nötr olma gayesiyle de örtüşüyor.” diye konuştu.
Bu konuda epey değerli bir aracın da karbon emisyonlarının fiyatlandırılması, emisyon ticareti olduğunu belirten Büyükelçi şunları kaydetti:
“Bu emisyon ticareti sistemi, Türkiye’nin de üzerinde çalıştığı bir sistem, mevzu ve bu lisana getirdiğimiz emellere ulaşabilmemiz için sahiden son derece kıymetli bir adım. Bunu her alana yaymamız gerekiyor. AB’de emisyon ticaret sisteminde bilhassa sanayi bölümünde güç üretimine uygulayarak başlıyoruz ancak bunun vakit ortasında konutlara, ulaştırma alanına, deniz nakliyatına yani fazlaca farklı kesimlere yaygınlaştırılması gerekiyor. Her ülkenin, her milletin, ferdi olarak da her insanın yapabileceği şeyler var, atabilecekleri adımlar var ve bunlar son derece kıymetli ve tesirli olabilir amaçlarımıza ulaşabilmemiz için.”
Meyer-Landrut, kendi ülkesi Almanya’da karbon emisyonlarının yüzde 30’unun özel bölümde, kamu bölümünde konutlarda kullanılan kaynaklardan salındığını belirterek şu biçimde devam etti:
“Her birimiz kendi hayatlarımızda yapacağımız ufak değişikliklerle, bu değişimleri gerçekleştirebileceğiz. Gençlere güveniyorum, farkındalığın artırılmasına epeyce önemli katkı sağlayacaklarına inanıyorum. Yarının tahlilini üretecek olanlar da sizlersiniz, sizlerin yapacakları araştırmalar diye düşünüyorum. Bu sebeple foruma katıldığınız için teşekkür ediyorum. Sizsiz olmaz, bütün bunları sizlerle lakin yapabiliriz, sizlere gereksinimimiz var.”
‘AB ve Türkiye’nin iş birliği fazlaca kıymetli, birlikte yaptığımız işler bakımından da fazlaca önemli’
Meyer-Landrut, bir öğrencinin, “AB’nin global ısınma ve iklim krizine dair kâfi itinası gösterdiğini düşünüyor musunuz?” sorusu üzerine, “normal olarak kâfi değil lakin mümkün olduğu kadar elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz diye cevaplamak isterim” sözünü kullandı.
Yeşil mutabakatın bu mevzuda tüm AB siyasetlerini şekillendiren bir strateji olacağının altını çizen Meyer-Landrut, “Yani aslında problemin süslü tarafında değil de ekonomik, toplumsal ve politik olarak bütün bu iklim krizi, iklim değişikliği probleminin merkezinde duracak bir siyaset olacak. Fakat onun yardımıyla aslında neyi ölçeceğimizi, yeni tedbirlerin gerekip gerekmediğini izleyeceğimiz bir strateji olacak” dedi.
Büyükelçi, Glasgow’daki konferansta da “Yeteri kadar bir şey yapıyor muyuz?” konusunun tartışıldığını lisana getirerek bu tartışmanın gelecek senelerda da sürmesi gerektiğini aktardı.
Suyun kullanması, güç israfı konusunda her insanın gündelik hayattaki pratiği içerisinde yapması gereken bir şeyler olduğunun altını çizen Meyer-Landrut, “Bu insanlığın ortak gayreti olmak durumunda ve bu yüzden de her insanın bu ortak efor için yapması gereken bir şeyler var.” diye konuştu.
Meyer-Landrut, “AB bizi destekleme konusunda neler yapıyor?” sorusunu şöyleki yanıtladı:
“AB ve Türkiye’nin iş birliği epey değerli, bir arada yaptığımız işler bakımından da epeyce kıymetli. AB son 20 yılda 1,7 milyar avroluk etraf ve iklim değişikliği ile ilgili projelere kaynak aktarmış durumda. Bunların bir kısmı atık su arıtmayla, kanalizasyon sistemiyle ilgili. Atık suyla ilgili olan aslına bakarsan Trabzon’da da gerçekleştirilmekte olan bir proje. AB’nin takviyesi bu hususta devam ediyor.”
Vali İsmail Ustaoğlu ise gençlerin iklim krizi ile ilgili karar vericilere yönelik yapan ve tahlil odaklı teklifler sunabilecekleri platformların sayısının artmasını umut ettiğini söylemiş oldu.
Konuşmaların akabinde Vali Ustaoğlu ile Trabzon Ticaret ve Sanayi Odası Lideri Suat Hacısalihoğlu, Meyer-Landrut’a gümüş telkariden hazırlanmış armağan sundu.
Çeşitli oturumlarla devam eden forum, konuşmacıların öğrencilerle hatıra fotoğrafı çektirmesinin akabinde bitmiş oldu.
Büyükelçi Trabzonspor forması giydi
Meyer-Landrut, kentteki programı kapsamında Vali İsmail Ustaoğlu’nu makamında ziyaret etti.
Ustaoğlu, birinci sefer Trabzon’u ziyaret ettiğini lisana getiren Büyükelçi’ye kentin coğrafik yapısı hakkında bilgi verdi, ticari faaliyetlerin yanı sıra tarım, sıhhat ve turizm alanındaki potansiyelini anlattı, akabinde da üzerinde isminin yazılı olduğu “61” numaralı Trabzonspor forması ikram etti.
Ceketini çıkararak formayı giyen Meyer-Landrut, “Trabzon’un ne vakittir birinci kez Harika Lig’e liderlik ettiği devirde bu formayı giyiyor olmaktan onur duyuyorum ve muvaffakiyetler diliyorum.” dedi.
Büyükelçi Meyer-Landrut, Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanvekili Atilla Ataman’ı da ziyaret ederek bir süre görüştü.
İklim değişikliğini azaltmak için global ısınmanın azaltılması gerektiğinin bilindiğine işaret eden Büyükelçi, iklim değişikliği ile çaba edebilmek için de karbondioksit salınımının azaltılması gerektiğini aktardı.
Meyer-Landrut, yaklaşık bir ay evvel Türkiye’nin Paris Muahedesi’ni imzaladığını anımsatarak, “Türkiye, Paris Muahedesi’ni imzalayarak son derece değerli bir adım attı. Türkiye’nin atmış olduğu bu adımdan biz büyük memnuniyet duyduk. Bu adımı atarak Türkiye, AB’ye üye devletler ve dünyanın geri kalan biroldukca ülkesiyle aslında birebir yola girmiş oldu, yüzünü birebir tarafa dönmüş oldu” diye konuştu.
İskoçya’nın Glasgow kentinde düzenlenen Birleşmiş Milletler (BM) İklim Tepesi 26. Taraflar Konferansı’nda (COP26), yaklaşık iki haftalık müzakerelerin akabinde 13 Kasım’da taraflar Glasgow İklim Paktı üzerinde mutabakata vardığını hatırlatan Meyer-Landrut şu değerlendirmede bulundu:
“Bu konferans kapsamında değerli bir ilerleme kaydedildiğini düşünüyoruz lakin çabucak hemen daha yapılacak epey şey var. Bilhassa sizin kuşağınızın yapması gereken hayli şey var. Bu konferansta 1,5 derecelik maksat, ulaşılabilir bir amaç olarak lisana getirildi, ancak bununla ilgili olarak şeffaflığın artırılması gerekiyor, ormancılık alanında, metan gazının kullanmasının azaltılması konusunda da kıymetli adımlar atılması gerekiyor, lakin bütün bunlar kâfi değil. Bilim adamları Glasgow’da global ısınmanın 1,8-2,4 derece civarlarında değişmekte olduğunu tabir ettiler. Evvelki senelerda 2,7 düzeylerine ulaşmıştı, 1,5 derecelik düzeye ulaşmak için daha yapmamız gereken hayli şey var.”
‘Sizsiz olmaz, bütün bunları sizlerle lakin yapabiliriz, sizlere gereksinimimiz var’
Meyer-Landrut, bu çerçevede ülkelerin gelecek yıl sonuna kadar karbon emisyonlarının azaltılması tarafındaki yeni amaçlarını açıklamak üzere mutabakata vardıklarını da lisana getirdi.
Her ülkenin bu çerçevede, karbon emisyonlarının azaltılması için nasıl ulusal seviyede katkıda bulunabileceğini açıklaması gerektiğini belirten Büyükelçi Meyer-Landrut, “Bütün bunlar yapıldığı takdirde bu 1,5 derecelik gayeye ulaşılması gerçekçi bir gaye olarak kalacak fakat bunun için de şimdiden adım atılması, harekete geçilmesi gerekiyor.” dedi.
Büyükelçi Meyer-Landrut AB’nin yeşil mutabakatı kısa müddet evvel kabul ettiğine dikkati çekerek, “Bu yeşil mutabakat, üye devletlerin yerine getirmesi gereken, ulaşması gereken maksatları ortaya koyuyor. Karbondioksit salımlarının 2030’a kadar yüzde 55 oranında azaltılması ve 2050 yılına kadar karbon nötr hale gelmesi maksatlar olarak belirlendi. Baktığımızda aslında bu maksatlar Cumhurbaşkanı tarafınca Türkiye için açıklanmış olan 2053 yılına kadar karbon nötr olma gayesiyle de örtüşüyor.” diye konuştu.
Bu konuda epey değerli bir aracın da karbon emisyonlarının fiyatlandırılması, emisyon ticareti olduğunu belirten Büyükelçi şunları kaydetti:
“Bu emisyon ticareti sistemi, Türkiye’nin de üzerinde çalıştığı bir sistem, mevzu ve bu lisana getirdiğimiz emellere ulaşabilmemiz için sahiden son derece kıymetli bir adım. Bunu her alana yaymamız gerekiyor. AB’de emisyon ticaret sisteminde bilhassa sanayi bölümünde güç üretimine uygulayarak başlıyoruz ancak bunun vakit ortasında konutlara, ulaştırma alanına, deniz nakliyatına yani fazlaca farklı kesimlere yaygınlaştırılması gerekiyor. Her ülkenin, her milletin, ferdi olarak da her insanın yapabileceği şeyler var, atabilecekleri adımlar var ve bunlar son derece kıymetli ve tesirli olabilir amaçlarımıza ulaşabilmemiz için.”
Meyer-Landrut, kendi ülkesi Almanya’da karbon emisyonlarının yüzde 30’unun özel bölümde, kamu bölümünde konutlarda kullanılan kaynaklardan salındığını belirterek şu biçimde devam etti:
“Her birimiz kendi hayatlarımızda yapacağımız ufak değişikliklerle, bu değişimleri gerçekleştirebileceğiz. Gençlere güveniyorum, farkındalığın artırılmasına epeyce önemli katkı sağlayacaklarına inanıyorum. Yarının tahlilini üretecek olanlar da sizlersiniz, sizlerin yapacakları araştırmalar diye düşünüyorum. Bu sebeple foruma katıldığınız için teşekkür ediyorum. Sizsiz olmaz, bütün bunları sizlerle lakin yapabiliriz, sizlere gereksinimimiz var.”
‘AB ve Türkiye’nin iş birliği fazlaca kıymetli, birlikte yaptığımız işler bakımından da fazlaca önemli’
Meyer-Landrut, bir öğrencinin, “AB’nin global ısınma ve iklim krizine dair kâfi itinası gösterdiğini düşünüyor musunuz?” sorusu üzerine, “normal olarak kâfi değil lakin mümkün olduğu kadar elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz diye cevaplamak isterim” sözünü kullandı.
Yeşil mutabakatın bu mevzuda tüm AB siyasetlerini şekillendiren bir strateji olacağının altını çizen Meyer-Landrut, “Yani aslında problemin süslü tarafında değil de ekonomik, toplumsal ve politik olarak bütün bu iklim krizi, iklim değişikliği probleminin merkezinde duracak bir siyaset olacak. Fakat onun yardımıyla aslında neyi ölçeceğimizi, yeni tedbirlerin gerekip gerekmediğini izleyeceğimiz bir strateji olacak” dedi.
Büyükelçi, Glasgow’daki konferansta da “Yeteri kadar bir şey yapıyor muyuz?” konusunun tartışıldığını lisana getirerek bu tartışmanın gelecek senelerda da sürmesi gerektiğini aktardı.
Suyun kullanması, güç israfı konusunda her insanın gündelik hayattaki pratiği içerisinde yapması gereken bir şeyler olduğunun altını çizen Meyer-Landrut, “Bu insanlığın ortak gayreti olmak durumunda ve bu yüzden de her insanın bu ortak efor için yapması gereken bir şeyler var.” diye konuştu.
Meyer-Landrut, “AB bizi destekleme konusunda neler yapıyor?” sorusunu şöyleki yanıtladı:
“AB ve Türkiye’nin iş birliği epey değerli, bir arada yaptığımız işler bakımından da epeyce kıymetli. AB son 20 yılda 1,7 milyar avroluk etraf ve iklim değişikliği ile ilgili projelere kaynak aktarmış durumda. Bunların bir kısmı atık su arıtmayla, kanalizasyon sistemiyle ilgili. Atık suyla ilgili olan aslına bakarsan Trabzon’da da gerçekleştirilmekte olan bir proje. AB’nin takviyesi bu hususta devam ediyor.”
Vali İsmail Ustaoğlu ise gençlerin iklim krizi ile ilgili karar vericilere yönelik yapan ve tahlil odaklı teklifler sunabilecekleri platformların sayısının artmasını umut ettiğini söylemiş oldu.
Konuşmaların akabinde Vali Ustaoğlu ile Trabzon Ticaret ve Sanayi Odası Lideri Suat Hacısalihoğlu, Meyer-Landrut’a gümüş telkariden hazırlanmış armağan sundu.
Çeşitli oturumlarla devam eden forum, konuşmacıların öğrencilerle hatıra fotoğrafı çektirmesinin akabinde bitmiş oldu.
Büyükelçi Trabzonspor forması giydi
Meyer-Landrut, kentteki programı kapsamında Vali İsmail Ustaoğlu’nu makamında ziyaret etti.
Ustaoğlu, birinci sefer Trabzon’u ziyaret ettiğini lisana getiren Büyükelçi’ye kentin coğrafik yapısı hakkında bilgi verdi, ticari faaliyetlerin yanı sıra tarım, sıhhat ve turizm alanındaki potansiyelini anlattı, akabinde da üzerinde isminin yazılı olduğu “61” numaralı Trabzonspor forması ikram etti.
Ceketini çıkararak formayı giyen Meyer-Landrut, “Trabzon’un ne vakittir birinci kez Harika Lig’e liderlik ettiği devirde bu formayı giyiyor olmaktan onur duyuyorum ve muvaffakiyetler diliyorum.” dedi.
Büyükelçi Meyer-Landrut, Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanvekili Atilla Ataman’ı da ziyaret ederek bir süre görüştü.