Ankara’nın siyasi, ekonomik, askeri ortağı Katar’ın devlet petrol şirketi ile ABD’li güç devi ExxonMobil, Kıbrıs açıklarında sondaj çalışmalarına başladı. Güney Kıbrıs’ın tek taraflı ilan ettiği Münhasır Ekonomik Bölge’deki (MEB) 13 parsel ortasından yalnızca 10. ve 11. parseller Türkiye ile Kuzey Kıbrıs’ın hak savlarıyla çakışmıyor. ABD’deki Yunan toplumunun İngilizce yayın yapan The National Herald gazetesi, Katar Petrolleri (namı öteki Katar Enerji) ile ExxonMobil’in 10. parselde sondaj çalışmaları yürüttüğünü yazdı. Gazete, “Türkiye’nin hak tez ettiği sulara girmeleri halinde Türk savaş gemileriyle karşı karşıya kalma tehdidi altındalar” vurgusunu yaptı.
Türkiye’nin hak sav ettiği bölgeye ExxonMobil’in girmeyeceğine dair ABD Dışişleri Bakanlığı açıklamasını aktaran The National Herald, daha evvel bölgeye giren İtalyan güç araştırma gemisinin Türkiye’nin savaş gemileri tarafınca korkutulmasına İtalya’dan karşılık gelmediğini hatırlattı.
2019 yılında Exxon Mobil-Katar Petrolleri konsorsiyumunun yaptığı araştırma sondajında 142-227 milyar metreküp içinde doğalgaz bulunduğu kararına varılan 10. parseldeki Glafkos gaz yatağı için Güney Kıbrıs son olarak NAVTEX (denizcilere duyuru) yayımladı. Buna bakılırsa 19 Kasım 2021 – 22 Ocak 2022 içinde önhazırlık ve sondaj faaliyetlerinin yürütüleceği Glafkos gaz yatağında, konsorsiyum bir kıymetlendirme kuyusu açacak.
Üstüne üstlük AB Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, Yunanistan’ın kısa sahanlığını Türkiye’nin içine kadar soktuğundan Ankara’nın taraf olmayı reddettiği Birleşmiş Milletler (BM) Deniz Hukuku Mukavelesi’ni (UNCLOS) bir daha gündeme getirdi.
Avrupa Parlamentosu’nun Yunan üyesi Manolis Kefalogiannis’in sorularını yanıtlayan Borrell, Ankara’ya her şeye karşın UNCLOS’u imzalama daveti yaptı. AB Yüksek Temsilcisi, AB üyeliğine aday olan Türkiye’nin ulusal mevzuatını birliğin topluluk müktesebatıyla – tüm üyelerin uymayı kabul ettiği yasalar, yönetmelikler ve mahkeme kararları- uyumlu hale getirmesi gerektiğini savundu. AB, UNCLOS’u imzalayıp onayladı.
Borrell, Türkiye’nin 2019’da Libya’daki iki hükümetten biriyle imzaladığı deniz yetki alanları muahedesinin BM yahut öbür bir ülke tarafınca kabul edilmediğini ve üçüncü ülkelerin haklarını ihlal ettiğini, lakin bir daha de AB’nin bu bahiste bir şey yapmayacağını kelamlarına ekledi.
10 Aralık’ta Katar Petrolleri-ExxonMobil konsorsiyumu ile Güney Kıbrıs 5. parselde güç arama ve üretim paylaşımı için mutabakat imzalamıştı. Muahedeye göre 5. parselde Katar Petrolleri yüzde 40 paya, ExxonMobil yüzde 60 paya sahip olacak ve bölgedeki operatör olacak.
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç ise 5 numaralı ruhsat alanının bir kısmının Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki kıta sahanlığını ihlal ettiğini belirtmişti. Bilgiç, “Türkiye, hiç bir yabancı ülkenin, şirketin yahut geminin deniz yetki alanlarımızda müsaadesiz olarak hidrokarbon arama faaliyetlerinde olmasına, bir evvel olduğu üzere bundan daha sonra da asla fırsat vermeyecek” demişti.
Ankara’nın Güney Kıbrıs’ın atılımlarına karşı Mavi Vatan stratejisinde kullandığı sismik araştırma gemileri Barbaros Hayrettin Paşa ve Oruç Reis, sondaj gemileri Fatih, Yavuz ve Yasal 2018, 2019, 2020’de aktif oldukları Doğu Akdeniz’e bir müddetdir inmiyor.
Türkiye’nin hak sav ettiği bölgeye ExxonMobil’in girmeyeceğine dair ABD Dışişleri Bakanlığı açıklamasını aktaran The National Herald, daha evvel bölgeye giren İtalyan güç araştırma gemisinin Türkiye’nin savaş gemileri tarafınca korkutulmasına İtalya’dan karşılık gelmediğini hatırlattı.
2019 yılında Exxon Mobil-Katar Petrolleri konsorsiyumunun yaptığı araştırma sondajında 142-227 milyar metreküp içinde doğalgaz bulunduğu kararına varılan 10. parseldeki Glafkos gaz yatağı için Güney Kıbrıs son olarak NAVTEX (denizcilere duyuru) yayımladı. Buna bakılırsa 19 Kasım 2021 – 22 Ocak 2022 içinde önhazırlık ve sondaj faaliyetlerinin yürütüleceği Glafkos gaz yatağında, konsorsiyum bir kıymetlendirme kuyusu açacak.
Üstüne üstlük AB Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, Yunanistan’ın kısa sahanlığını Türkiye’nin içine kadar soktuğundan Ankara’nın taraf olmayı reddettiği Birleşmiş Milletler (BM) Deniz Hukuku Mukavelesi’ni (UNCLOS) bir daha gündeme getirdi.
Avrupa Parlamentosu’nun Yunan üyesi Manolis Kefalogiannis’in sorularını yanıtlayan Borrell, Ankara’ya her şeye karşın UNCLOS’u imzalama daveti yaptı. AB Yüksek Temsilcisi, AB üyeliğine aday olan Türkiye’nin ulusal mevzuatını birliğin topluluk müktesebatıyla – tüm üyelerin uymayı kabul ettiği yasalar, yönetmelikler ve mahkeme kararları- uyumlu hale getirmesi gerektiğini savundu. AB, UNCLOS’u imzalayıp onayladı.
Borrell, Türkiye’nin 2019’da Libya’daki iki hükümetten biriyle imzaladığı deniz yetki alanları muahedesinin BM yahut öbür bir ülke tarafınca kabul edilmediğini ve üçüncü ülkelerin haklarını ihlal ettiğini, lakin bir daha de AB’nin bu bahiste bir şey yapmayacağını kelamlarına ekledi.
10 Aralık’ta Katar Petrolleri-ExxonMobil konsorsiyumu ile Güney Kıbrıs 5. parselde güç arama ve üretim paylaşımı için mutabakat imzalamıştı. Muahedeye göre 5. parselde Katar Petrolleri yüzde 40 paya, ExxonMobil yüzde 60 paya sahip olacak ve bölgedeki operatör olacak.
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç ise 5 numaralı ruhsat alanının bir kısmının Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki kıta sahanlığını ihlal ettiğini belirtmişti. Bilgiç, “Türkiye, hiç bir yabancı ülkenin, şirketin yahut geminin deniz yetki alanlarımızda müsaadesiz olarak hidrokarbon arama faaliyetlerinde olmasına, bir evvel olduğu üzere bundan daha sonra da asla fırsat vermeyecek” demişti.
Ankara’nın Güney Kıbrıs’ın atılımlarına karşı Mavi Vatan stratejisinde kullandığı sismik araştırma gemileri Barbaros Hayrettin Paşa ve Oruç Reis, sondaj gemileri Fatih, Yavuz ve Yasal 2018, 2019, 2020’de aktif oldukları Doğu Akdeniz’e bir müddetdir inmiyor.