İzmir’de kanser hastasının omurga ve omuriliğinde tespit edilen 15 santimetrelik tümör, hassas doku ve sonların yer aldığı bölgeden 14 cerrahın 10 saatlik operasyonuyla çıkarıldı.
Aydın’da yaşayan 41 yaşındaki Şevket Demirdöven‘e, 2015 yılında kalça ağrısı şikayetiyle başvurduğu hastanede yumuşak doku kanseri teşhisi konuldu.
Kalçasında bulunan kitle ameliyatla alınan Demirdöven, geçen yıl bir daha rahatsızlanarak Ege Üniversitesi Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Servisine başvurdu.
Yapılan tetkiklerde Demirdöven’in bel kısmında L4, L5 ve S1 omurlarında çıkan makus huylu tümörün omurilik içine kadar uzandığı tespit edildi.
Ana damarlar ve hassas hudutların içinde oluşan tümörün çıkarılması için Ortopedi ve Travmatoloji, Genel Cerrahi ve Omurga Cerrahisi kısımlarından 14 tabibin iştirakiyle ameliyat gerçekleştirildi.
Demirdöven’in bel bölgesindeki 15 santimetrelik tümör, 10 saat süren ameliyat sonunda tek modül olarak çıkarıldı.
Omurga çıkarıldı, omurilik yana çekildi
Ameliyatı koordine eden Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Prof. Dr. Dündar Sabah, AA muhabirine, etrafına yayılan tümörün çıkarılmasından öteki yol olmadığını, bedende bulunduğu pozisyon niçiniyle de farklı takımların bakılırsav alması gerektiğini belirtti.
Sabah, ameliyata ait şu ayrıntıları verdi:
“Yeri ötürüsıyla tek bir kısım değil birkaç kısmın birlikte ameliyat etmesi gereken bir olguydu. Bu ameliyat yaklaşık 10 saat sürdü. Her basamakta bir grup girip işini tamamladı. Tümör yaklaşık 15 santimetreydi, yumuşak dokusuyla birlikte 20 santimetreyi buluyor. Büyüklüğünden epeyce bizim için tümörün bulunduğu yer kıymetliydi. Omurganın içine girmesi, köklerin bir kısmını içine alması üzere özellikleri olan bir olguydu.”
Ameliyatta omurganın bir kısmının çıkarıldığını, hudut kökleri ve ana damarlara kan taşıyan sistemin bağlanarak hareket alanı açıldığını, omuriliğin de yana çekilerek tümörün alındığını anlatan Sabah, ameliyat daha sonrası sonların çok uygun çalıştığını gördüklerini söz etti.
Sabah, Demirdöven’in sıhhat durumunun âlâ olduğunu, bir hafta daha sonra taburcu edilmesinin planlandığını da kelamlarına ekledi.
‘Fizik tedaviyle bir arada yürümeye başlayacak’
Ekipte bakılırsav alan Doç. Dr. Murat Öztürk de ameliyatın hem hasta tıpkı vakitte kendileri için fazlaca değerli olduğu şuuruyla ameliyathaneye girdiklerini kaydetti.
Tümörün içine girmeden, sonlara ziyan vermeden ameliyatı tamamladıklarını aktaran Öztürk, “Hastamızın kanaması olmadığı için büyük ameliyattan daha sonra ağır bakım dayanağı gerekmedi. Serviste takip ettik. Hastamız ayaklarını oynatıyor, kan pahaları yeterli. Yatak antrenmanları yapıyor.” dedi.
‘Tüm riskleri göze aldım’
Şevket Demirdöven ise umduğundan daha büyük bir ameliyat geçirdiğini, 15 santimlik tümörün çıktığını öğrenince epeyce sevindiğini anlattı.
Doktorlarının kendisine daima moral verdiğini anlatan Demirdöven, şu biçimde konuştu:
“Yaşama tutunmaya çalışıyorum. 7 yıldır bu hastalıkla uğraşıyorum, kemoterapiye ve radyoterapiye güçlü bir tümörmüş. Ameliyattan evvel bel bölgemde ağrım vardı. O ağrılar bitti. ‘His ve yürüyüş kaybı olacak, fizik tedaviyle halledeceğiz.’ dediler. Tüm riskleri göze aldım. Hislerim var, fizik tedavi kararı eski günlerimize döneceğiz inşallah.”
Aydın’da yaşayan 41 yaşındaki Şevket Demirdöven‘e, 2015 yılında kalça ağrısı şikayetiyle başvurduğu hastanede yumuşak doku kanseri teşhisi konuldu.
Kalçasında bulunan kitle ameliyatla alınan Demirdöven, geçen yıl bir daha rahatsızlanarak Ege Üniversitesi Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Servisine başvurdu.
Yapılan tetkiklerde Demirdöven’in bel kısmında L4, L5 ve S1 omurlarında çıkan makus huylu tümörün omurilik içine kadar uzandığı tespit edildi.
Ana damarlar ve hassas hudutların içinde oluşan tümörün çıkarılması için Ortopedi ve Travmatoloji, Genel Cerrahi ve Omurga Cerrahisi kısımlarından 14 tabibin iştirakiyle ameliyat gerçekleştirildi.
Demirdöven’in bel bölgesindeki 15 santimetrelik tümör, 10 saat süren ameliyat sonunda tek modül olarak çıkarıldı.
Omurga çıkarıldı, omurilik yana çekildi
Ameliyatı koordine eden Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Prof. Dr. Dündar Sabah, AA muhabirine, etrafına yayılan tümörün çıkarılmasından öteki yol olmadığını, bedende bulunduğu pozisyon niçiniyle de farklı takımların bakılırsav alması gerektiğini belirtti.
Sabah, ameliyata ait şu ayrıntıları verdi:
“Yeri ötürüsıyla tek bir kısım değil birkaç kısmın birlikte ameliyat etmesi gereken bir olguydu. Bu ameliyat yaklaşık 10 saat sürdü. Her basamakta bir grup girip işini tamamladı. Tümör yaklaşık 15 santimetreydi, yumuşak dokusuyla birlikte 20 santimetreyi buluyor. Büyüklüğünden epeyce bizim için tümörün bulunduğu yer kıymetliydi. Omurganın içine girmesi, köklerin bir kısmını içine alması üzere özellikleri olan bir olguydu.”
Ameliyatta omurganın bir kısmının çıkarıldığını, hudut kökleri ve ana damarlara kan taşıyan sistemin bağlanarak hareket alanı açıldığını, omuriliğin de yana çekilerek tümörün alındığını anlatan Sabah, ameliyat daha sonrası sonların çok uygun çalıştığını gördüklerini söz etti.
Sabah, Demirdöven’in sıhhat durumunun âlâ olduğunu, bir hafta daha sonra taburcu edilmesinin planlandığını da kelamlarına ekledi.
‘Fizik tedaviyle bir arada yürümeye başlayacak’
Ekipte bakılırsav alan Doç. Dr. Murat Öztürk de ameliyatın hem hasta tıpkı vakitte kendileri için fazlaca değerli olduğu şuuruyla ameliyathaneye girdiklerini kaydetti.
Tümörün içine girmeden, sonlara ziyan vermeden ameliyatı tamamladıklarını aktaran Öztürk, “Hastamızın kanaması olmadığı için büyük ameliyattan daha sonra ağır bakım dayanağı gerekmedi. Serviste takip ettik. Hastamız ayaklarını oynatıyor, kan pahaları yeterli. Yatak antrenmanları yapıyor.” dedi.
‘Tüm riskleri göze aldım’
Şevket Demirdöven ise umduğundan daha büyük bir ameliyat geçirdiğini, 15 santimlik tümörün çıktığını öğrenince epeyce sevindiğini anlattı.
Doktorlarının kendisine daima moral verdiğini anlatan Demirdöven, şu biçimde konuştu:
“Yaşama tutunmaya çalışıyorum. 7 yıldır bu hastalıkla uğraşıyorum, kemoterapiye ve radyoterapiye güçlü bir tümörmüş. Ameliyattan evvel bel bölgemde ağrım vardı. O ağrılar bitti. ‘His ve yürüyüş kaybı olacak, fizik tedaviyle halledeceğiz.’ dediler. Tüm riskleri göze aldım. Hislerim var, fizik tedavi kararı eski günlerimize döneceğiz inşallah.”