Ahmet Hakan, Hürriyet’te yer alan yazısında bugün, valiliklerin iptal taleplerine olumlu karşılık vermesini “Korsan ahlak bekçiliğine teslim olmak” diye nitelendirirken, “bu gidişe ‘dur’ denilmesi gerektiğini” lisana getirdi.
Hakan, “Melek Mosso, ahlak ve konser iptal etmek” başlıklı yazısında şu sözleri kullandı:
“AK Parti’nin Adana’da düzenlediği ‘Bir Gençlik Şöleni’nde Oğuzhan Koç, Tuğçe Kandemir, Fazilet Kınay üzere sanatkarlar sahne aldı. Geçenlerde Bursa Belediyesi’nin düzenlediği fiyatsız halk konserinde Derya Uluğ, Fatma Turgut ve Reynmen, on binlerin katıldığı konserlerde müziklerini söylemiş olduler. Bunlar benim bildiklerim. Yani bu iktidarın konser düşmanlığı, sanatçı düşmanlığı üzere bir tavrı yok. bu biçimde bir sonucu yok. bu biçimde bir yaklaşımı yok. Pekala buna karşın nasıl oluyor da şöyleki oluyor: Dini yapısı olan kimi dernek ve vakıflar, kimi kentlerde planlanan konserleri, ‘ahlak, gelenek, örf’ sebebi öne sürülerek iptal ettirmek için harekete geçince… Valilikler, bu taleplere olumlu yanıt verebiliyorlar? İşte bakın: Valiliklerin bu korsan ahlak bekçiliğine teslim olduğu son kent Isparta oldu. Isparta’da Saadet Partisi’ne yakın Ulusal Gençlik Vakfı ve Anadolu Gençlik Derneği’nin talebiyle Melek Mosso konseri iptal edildi. Saadet Partisi’ne yakınmış falan… Aslında bunun hayli da kıymeti yok. Prensip şudur: Oburlarının ömrüne, kültürüne, anlayışına, cümbüşüne ‘örf, anane, ahlak’ nedeni öne sürülerek müdahale eden bu yaklaşıma geçit verilemez. Tıpkı başlarını örten bayanların, dindar bir hayat süren insanların hayat stillerine müdahale edildiğinde ‘Dur’ deniliyorsa… Bu gidişe de ‘Dur’ demek gerekir.”
Hakan, “Melek Mosso, ahlak ve konser iptal etmek” başlıklı yazısında şu sözleri kullandı:
“AK Parti’nin Adana’da düzenlediği ‘Bir Gençlik Şöleni’nde Oğuzhan Koç, Tuğçe Kandemir, Fazilet Kınay üzere sanatkarlar sahne aldı. Geçenlerde Bursa Belediyesi’nin düzenlediği fiyatsız halk konserinde Derya Uluğ, Fatma Turgut ve Reynmen, on binlerin katıldığı konserlerde müziklerini söylemiş olduler. Bunlar benim bildiklerim. Yani bu iktidarın konser düşmanlığı, sanatçı düşmanlığı üzere bir tavrı yok. bu biçimde bir sonucu yok. bu biçimde bir yaklaşımı yok. Pekala buna karşın nasıl oluyor da şöyleki oluyor: Dini yapısı olan kimi dernek ve vakıflar, kimi kentlerde planlanan konserleri, ‘ahlak, gelenek, örf’ sebebi öne sürülerek iptal ettirmek için harekete geçince… Valilikler, bu taleplere olumlu yanıt verebiliyorlar? İşte bakın: Valiliklerin bu korsan ahlak bekçiliğine teslim olduğu son kent Isparta oldu. Isparta’da Saadet Partisi’ne yakın Ulusal Gençlik Vakfı ve Anadolu Gençlik Derneği’nin talebiyle Melek Mosso konseri iptal edildi. Saadet Partisi’ne yakınmış falan… Aslında bunun hayli da kıymeti yok. Prensip şudur: Oburlarının ömrüne, kültürüne, anlayışına, cümbüşüne ‘örf, anane, ahlak’ nedeni öne sürülerek müdahale eden bu yaklaşıma geçit verilemez. Tıpkı başlarını örten bayanların, dindar bir hayat süren insanların hayat stillerine müdahale edildiğinde ‘Dur’ deniliyorsa… Bu gidişe de ‘Dur’ demek gerekir.”