İzmir’de yaşayan iş adamı Ferit K. ile 15 yıllık eşi B.K., geçen sene boşanmaya karar verdi. Çift, boşanma evresinde konutlarını ayırdı, 8 ve 13 yaştaki iki kızı anne ile yaşamaya devam etti. İzmir 19. Aile Mahkemesinde görülen dava sürecinde, eşinin Tiktok’ta epey uzun mühlet vakit geçirdiğini ve bu sebeple iki kızına ilgi göstermediğini öne süren iş adamı, kızlarının velayetini talep etti. Süreksiz velayet talebine ait mahkeme tarafınca atanan pedagog raporunda, annenin çocuklara ait yükümlülüklerini önemli manada ihlal ettiği ve velayetin süreksiz ve kalıcı olarak babaya verilmesi mütalaa edildi. Boşanma sonucu çıktığında kalıcı velayetin de kesinleşeceğini belirten baba Ferit K., “Eşim, geceden sabaha kadar Tiktok görüntüsü çekiyor. Hatta bu mesai sabahlara kadar sürüyor. Kendini çekmesinden fazla küçük kızımı da Tiktok’a alıştırmış. Kızım da görüntü çekip paylaşmak istiyor. Görüntülerinde kızlarımızı da çekiyor” dedi.
‘Sabaha kadar Tiktok görüntüsü çekiyor’
Eşinin bilhassa çocuklara karşı ilgisizliği niçiniyle boşanma sürecine girdiklerini lisana getiren iş insanı, “Benim bilhassa Tiktok görüntüleri konusunda rahatsızlığım kelam konusu. Boşanma çabucak hemen gerçekleşmedi fakat eşimle farklı meskenlerde kalıyoruz. Eşim, geceden sabaha kadar Tiktok görüntüsü çekiyor. Hatta bu mesai sabahlara kadar sürüyor. Büyük kızım daima bana bildiri yollayıp öğleye kadar kahvaltı yapamadığını, annesini uyandıramadığını söylüyor. Ben gidip kızlarımı doyuruyordum. Eşimi tekraren uyardım. Takipçi sayısını artırmak için mi yoksa toplumsal medyadan para kazanmak için mi bilmiyorum ancak Tiktok yüzünden bu çocukların ilgisiz kalması ve aile teriminin sarsılması kelam konusu. Eşimle farklı konutlarda kalmaya başladığımızda büyük kızımın okulla ilgili külfetleri olmuştu. bir süre eşimi konuta çağırmıştım. Bu müddet zarfında gece yarılarına kadar Tiktok görüntüsü çektiğini biliyorum. Kendini çekmesinden fazla küçük kızımı da Tiktok’a alıştırmış. Kızım da görüntü çekip paylaşmak istiyor. Benim Tiktok hesabım yok lakin birkaç görüntüye baktığımda, ahlaki hudutları zorlayan görüntülerin olduğunu da gördüm. Çocuklarımın bu türlü yetiştirilmesini istemediğim için kendisini tekraren uyardım ve velayet için dava açtım. her neyse ki pedagog raporunda da süreksiz ve kalıcı velayet bana verildi. Boşanma netleştiğinde, kalıcı velayet konusu da netleşecektir. Ben kızlarımın geleceği için bu sonucu hayli olumlu karşılıyorum” diye konuştu.
‘Çocuğun yüksek yararı’
Ferit K.’nin avukatı Şenay Geçkil de “Anne ve baba, velayetten doğan hak ve yetkilerini çocuğun yüksek faydasını gözeterek kullanmak zorundadır. Çocuğun yüksek faydası gözetildiğinde çocuğun bedensel, ruhsal, fizikî ve ahlaki bakımdan hayata hazırlanmasında da tek başına yükümlüdür. Anne ve baba, velayet hakkına kural olarak birlikte sahip olmakla birlikte eşlerden her biri, velayetin kullanılmasında başkasından bağımsız olarak sorumludur. Lakin anne yahut babadan biri velayete ait yükümlülükleri yerine getirmekten kaçınırsa, yalnızca kaçınan tarafa ait önlem uygulanması ya da velayetin kaldırılması kelam konusu olmaktadır. Anne ve babanın çocuğa kâfi ilgiyi göstermemesi yahut velayetten doğan nazaranvlerini ağır halde savsaklaması, çocuğun bedenen ve ruhen gelişmenini engelleyecek her tıp istismar velayetin kaldırma sebeplerinden olacaktır” bilgisini verdi.
Toplumsal medyayla boşanma davaları arttı
Türk Uygar Kanunu’nun 169. unsuru “Hakim, çocuğa yönelik önlemleri resen alır” kararı yeterince süreksiz velayet talebine ait mahkeme tarafınca atanan pedagogca bir rapor hazırlandığını kaydeden Geçkil, “Anne, baba ve çocuklarla yapılan görüşme kararında, annenin çocuklara ait yükümlülüklerini önemli manada ihlal ettiği, çocuklarla yeteri kadar vakit geçirmediği ve çocuklarla empati kuramadığı münasebetleriyle velayetin babaya verilmesi mütalaa edildi. Son senelerda toplumsal medya kullanmasının yaygınlaşmasından dolayı boşanma davaları arttı. Burada, eşlerin birbirlerine karşı yükümlülüklerini ihlal etmesi, boşanma davasında kusur olarak nitelendirilebilse de aslında anne ya da baba çocuklara karşı yükümlülüklerini direkt yerine getirdiğinde bu durum velayete husus olabilecek bir durum değildir. Burada anne ya da babanın toplumsal medya kullanırken çocuklarının bakımı, eğitimi, ruhsal ve fizikî gelişimlerini ihmal etmemesi koşulu aranıyor. Bizim davamızda, annenin Tiktok’ta harcadığı vaktin, çocukların gelişmeninde olumsuz tesire niye olduğu tespiti yapıldı. Annenin çocuklara Tiktok uygulamasını öğretmesi, çektiği görüntülerde çocukların da yer alması, çocukların her türlü istismara açık hale getirilmesi riskini doğuruyor. Kural olarak 10 yaşından küçük müşterek çocukların velayeti anneye verilir. Lakin burada annenin çocuklarını karşı yükümlülüklerini önemli biçimde ihlal etmiş olması, velayetin kaldırılma niçinleri olarak karşımıza çıktı” sözlerini kullandı.
‘Sabaha kadar Tiktok görüntüsü çekiyor’
Eşinin bilhassa çocuklara karşı ilgisizliği niçiniyle boşanma sürecine girdiklerini lisana getiren iş insanı, “Benim bilhassa Tiktok görüntüleri konusunda rahatsızlığım kelam konusu. Boşanma çabucak hemen gerçekleşmedi fakat eşimle farklı meskenlerde kalıyoruz. Eşim, geceden sabaha kadar Tiktok görüntüsü çekiyor. Hatta bu mesai sabahlara kadar sürüyor. Büyük kızım daima bana bildiri yollayıp öğleye kadar kahvaltı yapamadığını, annesini uyandıramadığını söylüyor. Ben gidip kızlarımı doyuruyordum. Eşimi tekraren uyardım. Takipçi sayısını artırmak için mi yoksa toplumsal medyadan para kazanmak için mi bilmiyorum ancak Tiktok yüzünden bu çocukların ilgisiz kalması ve aile teriminin sarsılması kelam konusu. Eşimle farklı konutlarda kalmaya başladığımızda büyük kızımın okulla ilgili külfetleri olmuştu. bir süre eşimi konuta çağırmıştım. Bu müddet zarfında gece yarılarına kadar Tiktok görüntüsü çektiğini biliyorum. Kendini çekmesinden fazla küçük kızımı da Tiktok’a alıştırmış. Kızım da görüntü çekip paylaşmak istiyor. Benim Tiktok hesabım yok lakin birkaç görüntüye baktığımda, ahlaki hudutları zorlayan görüntülerin olduğunu da gördüm. Çocuklarımın bu türlü yetiştirilmesini istemediğim için kendisini tekraren uyardım ve velayet için dava açtım. her neyse ki pedagog raporunda da süreksiz ve kalıcı velayet bana verildi. Boşanma netleştiğinde, kalıcı velayet konusu da netleşecektir. Ben kızlarımın geleceği için bu sonucu hayli olumlu karşılıyorum” diye konuştu.
‘Çocuğun yüksek yararı’
Ferit K.’nin avukatı Şenay Geçkil de “Anne ve baba, velayetten doğan hak ve yetkilerini çocuğun yüksek faydasını gözeterek kullanmak zorundadır. Çocuğun yüksek faydası gözetildiğinde çocuğun bedensel, ruhsal, fizikî ve ahlaki bakımdan hayata hazırlanmasında da tek başına yükümlüdür. Anne ve baba, velayet hakkına kural olarak birlikte sahip olmakla birlikte eşlerden her biri, velayetin kullanılmasında başkasından bağımsız olarak sorumludur. Lakin anne yahut babadan biri velayete ait yükümlülükleri yerine getirmekten kaçınırsa, yalnızca kaçınan tarafa ait önlem uygulanması ya da velayetin kaldırılması kelam konusu olmaktadır. Anne ve babanın çocuğa kâfi ilgiyi göstermemesi yahut velayetten doğan nazaranvlerini ağır halde savsaklaması, çocuğun bedenen ve ruhen gelişmenini engelleyecek her tıp istismar velayetin kaldırma sebeplerinden olacaktır” bilgisini verdi.
Toplumsal medyayla boşanma davaları arttı
Türk Uygar Kanunu’nun 169. unsuru “Hakim, çocuğa yönelik önlemleri resen alır” kararı yeterince süreksiz velayet talebine ait mahkeme tarafınca atanan pedagogca bir rapor hazırlandığını kaydeden Geçkil, “Anne, baba ve çocuklarla yapılan görüşme kararında, annenin çocuklara ait yükümlülüklerini önemli manada ihlal ettiği, çocuklarla yeteri kadar vakit geçirmediği ve çocuklarla empati kuramadığı münasebetleriyle velayetin babaya verilmesi mütalaa edildi. Son senelerda toplumsal medya kullanmasının yaygınlaşmasından dolayı boşanma davaları arttı. Burada, eşlerin birbirlerine karşı yükümlülüklerini ihlal etmesi, boşanma davasında kusur olarak nitelendirilebilse de aslında anne ya da baba çocuklara karşı yükümlülüklerini direkt yerine getirdiğinde bu durum velayete husus olabilecek bir durum değildir. Burada anne ya da babanın toplumsal medya kullanırken çocuklarının bakımı, eğitimi, ruhsal ve fizikî gelişimlerini ihmal etmemesi koşulu aranıyor. Bizim davamızda, annenin Tiktok’ta harcadığı vaktin, çocukların gelişmeninde olumsuz tesire niye olduğu tespiti yapıldı. Annenin çocuklara Tiktok uygulamasını öğretmesi, çektiği görüntülerde çocukların da yer alması, çocukların her türlü istismara açık hale getirilmesi riskini doğuruyor. Kural olarak 10 yaşından küçük müşterek çocukların velayeti anneye verilir. Lakin burada annenin çocuklarını karşı yükümlülüklerini önemli biçimde ihlal etmiş olması, velayetin kaldırılma niçinleri olarak karşımıza çıktı” sözlerini kullandı.