ABD Lideri Joe Biden, Amerikan Özel Kuvvetleri’nin 2 Şubat gecesi Suriye’nin Türkiye hududundaki Atme kasabasındaki operasyonunda IŞİD önderi Ebu İbrahim Haşimi el Kureyşi’nin öldürüldüğünü söylemiş oldu. Biden, “Askerlerimizin hamaseti ve başarısı yardımıyla sivil vefatları minimuma indirildi. Aileler ve çocukların ziyan görmemesi için kendi askerlerimizi daha fazlaca riske atarak havadan bir taarruz yerine yerden atak düzenledik” sözlerini kullansa da operasyonun izleri gün ağarınca ortaya çıktı. Enkazda çalışma yapan takımlar, baskında 6’sı çocuk, 4’ü bayan toplam 13 kişinin öldüğünü bildirdi. Olay yerine ilişkin manzaralarda, baskın sırasında atılan bombalarla meskenin kimi duvarları ve tavanının çöktüğü, mutfak kısmının yandığı, tüm eşyaların tahrip olduğu ve yerlerdeki kan izleri görülüyor.
Helikopter ve F-16 savaş jetinin de katıldığı operasyonda ABD’ye ilişkin bir helikopter de kullanılmaz hale geldi. ABD Savunma Bakanlığı Pentagon Sözcüsü John Kirby, operasyon sırasında arızalanan helikopterlerini patlatmak zorunda kaldığını belirtti:
“Helikopterlerimizden biri mekanik arızayla karşılaştı. kullanmasına devam edilmesinin yararlı olmayacağına ve hatta tehlikeli olabileceği belirlendi. Bu niçinle (Merkez Kuvvetler Kumandanı Kenneth) McKenzie, helikopteri bırakma ve yerinde patlatarak imha etme sonucu aldı.”
Bağdadi de İdlib’de çıkmıştı
IŞİD’in evvelki önderi Ebu Bekir el-Bağdadi de 2019 yılında İdlib’in Türkiye hududuna yakın Barisha köyünde etkisiz hale getirilmişti.
Öte yandan İdlib’de El Esas irtibatlı Heyet Tahrir eş-Şam (HTŞ), Hurras al-Din, Türkistan İslam Partisi üzere epeyce sayıda radikal terör kümeleri da varlığını sürdürüyor. Türk Silahlı Kuvvetleri’nin de İdlib’in çeşitli bölgelerinde müşahede noktaları bulunuyor.
‘Rusya ile görüşmelerimizde radikal ögelerin temizlenmesi problemi var’
Sputnik’e değerlendirmelerde bulunan 21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü Terörizm ve Terörizmle Uğraş Araştırmaları Merkezi Lideri emekli Kurmay Albay Ünal Atabay, “İdlib’deki istikrarsız ortamı terör örgütleri istismar ediyorlar” diyerek şunları kaydetti:
“Buradaki radikal ögeler kendi ortalarında bir uğraş alanı yarattılar. bununla birlikte radikal kümeler bir ortada yaşamayı lakin farklı farklı bölgelerde vakit zaman dayanışma vakit zaman da çatışma ortamına girecek biçimde kendilerine bir alan açtılar. Bu Türkiye’nin oradaki harekatını ve Rusya ile uyumunu zorluyor. Gerçekten Astana sürecine bağlı Soçi Mutabakatı’nda da gündeme geldiği üzere Rusya ile görüşmelerimizde daima oradaki radikal ögelerin temizlenmesi sıkıntısı var. Lakin bugüne kadar radikal ögeler alan dışına çıkarılıp ve orada etkisiz hale getirilip temizlenmesi mümkün olmadı.”
‘İdlib’i bir sığınak noktası olarak görüyorlar’
Bölgede radikal örgütlerin yarattığı istikrarsız bir ortam ve önemli bir tehlike olduğuna dikkat çeken Atabay, şu biçimde devam etti:
“Bir an evvel Rusya ile alınan kararların yürürlüğü konması için hem Rusya hem Türkiye’nin birlikte hareket ederek bu alandaki radikal terörist ögelerin çıkarılması gerekiyor. Bunlar çıkarılmadığı sürece oradaki uygun ortama IŞİD önderi de gelir. İdlib’i bir sığınak noktası olarak görüyorlar. Şayet doğruysa iki IŞİD önderi İdlib bölgesinde etkisiz hale getirilmiş oldu. Demek ki bir an evvel İdlib alanının radikal ögelerden arındırılması için önemli manada bir atak yapılması gereksinimi var. Aksi takdirde Türkiye’nin hududunda IŞİD ve öbür terör örgütlerinin tehdidi artırıyor.”
‘Müşterek bir operasyon ile burada bir tane terörist kalmaz’
“Bir operasyon durumunda Türkiye hududuna sivillerin geleceğini düşünmüyorum” diye de ekleyen Atabay, “İdlib’de 3 milyon 800 bin civarında insan var. Bunun yaklaşık 2 milyonu aslına bakarsanız kamplarda yaşıyor. Bunlardan 400-500 bine radikal kümeler ve onların aileleri. 30 bin civarında farklı kümelerden silahlı teröristin olduğu bedellendiriliyor. Bu terör kümelerinin buradan çıkarılması ve arındırılmasının yolu Rusya ile Türkiye’nin birlikte hareket etmesinden geçiyor. Müşterek bir operasyon ile burada bir tane terörist kalmaz” sözlerini kullandı.
Helikopter ve F-16 savaş jetinin de katıldığı operasyonda ABD’ye ilişkin bir helikopter de kullanılmaz hale geldi. ABD Savunma Bakanlığı Pentagon Sözcüsü John Kirby, operasyon sırasında arızalanan helikopterlerini patlatmak zorunda kaldığını belirtti:
“Helikopterlerimizden biri mekanik arızayla karşılaştı. kullanmasına devam edilmesinin yararlı olmayacağına ve hatta tehlikeli olabileceği belirlendi. Bu niçinle (Merkez Kuvvetler Kumandanı Kenneth) McKenzie, helikopteri bırakma ve yerinde patlatarak imha etme sonucu aldı.”
Bağdadi de İdlib’de çıkmıştı
IŞİD’in evvelki önderi Ebu Bekir el-Bağdadi de 2019 yılında İdlib’in Türkiye hududuna yakın Barisha köyünde etkisiz hale getirilmişti.
Öte yandan İdlib’de El Esas irtibatlı Heyet Tahrir eş-Şam (HTŞ), Hurras al-Din, Türkistan İslam Partisi üzere epeyce sayıda radikal terör kümeleri da varlığını sürdürüyor. Türk Silahlı Kuvvetleri’nin de İdlib’in çeşitli bölgelerinde müşahede noktaları bulunuyor.
‘Rusya ile görüşmelerimizde radikal ögelerin temizlenmesi problemi var’
Sputnik’e değerlendirmelerde bulunan 21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü Terörizm ve Terörizmle Uğraş Araştırmaları Merkezi Lideri emekli Kurmay Albay Ünal Atabay, “İdlib’deki istikrarsız ortamı terör örgütleri istismar ediyorlar” diyerek şunları kaydetti:
“Buradaki radikal ögeler kendi ortalarında bir uğraş alanı yarattılar. bununla birlikte radikal kümeler bir ortada yaşamayı lakin farklı farklı bölgelerde vakit zaman dayanışma vakit zaman da çatışma ortamına girecek biçimde kendilerine bir alan açtılar. Bu Türkiye’nin oradaki harekatını ve Rusya ile uyumunu zorluyor. Gerçekten Astana sürecine bağlı Soçi Mutabakatı’nda da gündeme geldiği üzere Rusya ile görüşmelerimizde daima oradaki radikal ögelerin temizlenmesi sıkıntısı var. Lakin bugüne kadar radikal ögeler alan dışına çıkarılıp ve orada etkisiz hale getirilip temizlenmesi mümkün olmadı.”
‘İdlib’i bir sığınak noktası olarak görüyorlar’
Bölgede radikal örgütlerin yarattığı istikrarsız bir ortam ve önemli bir tehlike olduğuna dikkat çeken Atabay, şu biçimde devam etti:
“Bir an evvel Rusya ile alınan kararların yürürlüğü konması için hem Rusya hem Türkiye’nin birlikte hareket ederek bu alandaki radikal terörist ögelerin çıkarılması gerekiyor. Bunlar çıkarılmadığı sürece oradaki uygun ortama IŞİD önderi de gelir. İdlib’i bir sığınak noktası olarak görüyorlar. Şayet doğruysa iki IŞİD önderi İdlib bölgesinde etkisiz hale getirilmiş oldu. Demek ki bir an evvel İdlib alanının radikal ögelerden arındırılması için önemli manada bir atak yapılması gereksinimi var. Aksi takdirde Türkiye’nin hududunda IŞİD ve öbür terör örgütlerinin tehdidi artırıyor.”
‘Müşterek bir operasyon ile burada bir tane terörist kalmaz’
“Bir operasyon durumunda Türkiye hududuna sivillerin geleceğini düşünmüyorum” diye de ekleyen Atabay, “İdlib’de 3 milyon 800 bin civarında insan var. Bunun yaklaşık 2 milyonu aslına bakarsanız kamplarda yaşıyor. Bunlardan 400-500 bine radikal kümeler ve onların aileleri. 30 bin civarında farklı kümelerden silahlı teröristin olduğu bedellendiriliyor. Bu terör kümelerinin buradan çıkarılması ve arındırılmasının yolu Rusya ile Türkiye’nin birlikte hareket etmesinden geçiyor. Müşterek bir operasyon ile burada bir tane terörist kalmaz” sözlerini kullandı.