İstanbul Altın Rafinerisi İdare Konseyi Lideri Ayşen Esen Radyo Sputnik’te Meliha Okur’la Anlat Bana’ya konuk oldu. Altın yatırımına ait bilgi veren Esen, her devir epey tartışılan yastık altı altınlarla ilgili değerli datalar paylaştı:
“Yaklaşık 12 yıl evvel Dünya Altın Örgütü, Merkez Bankası ve İstanbul Altın Rafinerisi’nin çalışmalarının ortaya konulması daha sonrası çıkan sayılar büsbütün matematiksel bir hesaplama ile şöyle oluştu. birinci vakit içinderda Türkiye’de ne kadar üretim yapılıyor, ne kadar ithalat, ihracat yapılıyor ve ne kadar altın iç piyasada hesapların haricinde görünmez biçimde kalıyor. Bunu yapabilmek için yaklaşık 25 yıllık periyodu ele aldık. Çalışmanın sonundaki sayı 3 bin 800 ton dolaylarında bir sayıydı. Kayıt dışı yani 25 yılın öncesini ele aldığımızda ise 5 bin ton az kalan bir sayı lakin hayal kurmayalım, matematiksel bir ekip gerçeklerin üzerine gidelim diye 5 bin ton sayısını ortaya koyduk. 5 bin ton sayısı sahiden epey inandırıcı hesaplarla ortaya konuldu ve tek bir kurumun bulduğu bir sonuç değil. En azı gösteren bir sonuç.”
‘Alternatif bir eser olarak gümüşe yatırım artacak’
Esen, gümüşe yönelik artan yatırımları da değerlendirirken, bunun sebeplerini de sıraladı. Gümüşün altına alternatif olarak gümüşe talebin artacağını söz eden Esen, “Gümüşe ulaşılması daha kolay, tonaj manasında daha büyük ölçüde var, ünite fiyatı olarak baktığımız vakit da daha küçük fiyatlara sahip olduğu için ufak ölçüler halinde yatırıma fazlaca müsait. Bir sürü yan faktörü var bunun. Türkiye’de gram altına yatırım yapılmasına emsal olarak ABD’de ve Avrupa’da gram gümüşe yatırım yapılıyor. Türkiye’de gümüşe yatırım yeteri kadar yok, yavaş yavaş toplumda bilinmeye başlıyor. Biz gram altın çıkardığımızda gram gümüş de çıkardık ve gram gümüşe yatırımın giderek arttığını görüyoruz. Lakin dünyadaki talep Türkiye’dekinin hayli daha üstünde. Önümüzdeki periyot gümüşe yatırım daha da artacaktır” diye konuştu.
“Yaklaşık 12 yıl evvel Dünya Altın Örgütü, Merkez Bankası ve İstanbul Altın Rafinerisi’nin çalışmalarının ortaya konulması daha sonrası çıkan sayılar büsbütün matematiksel bir hesaplama ile şöyle oluştu. birinci vakit içinderda Türkiye’de ne kadar üretim yapılıyor, ne kadar ithalat, ihracat yapılıyor ve ne kadar altın iç piyasada hesapların haricinde görünmez biçimde kalıyor. Bunu yapabilmek için yaklaşık 25 yıllık periyodu ele aldık. Çalışmanın sonundaki sayı 3 bin 800 ton dolaylarında bir sayıydı. Kayıt dışı yani 25 yılın öncesini ele aldığımızda ise 5 bin ton az kalan bir sayı lakin hayal kurmayalım, matematiksel bir ekip gerçeklerin üzerine gidelim diye 5 bin ton sayısını ortaya koyduk. 5 bin ton sayısı sahiden epey inandırıcı hesaplarla ortaya konuldu ve tek bir kurumun bulduğu bir sonuç değil. En azı gösteren bir sonuç.”
‘Alternatif bir eser olarak gümüşe yatırım artacak’
Esen, gümüşe yönelik artan yatırımları da değerlendirirken, bunun sebeplerini de sıraladı. Gümüşün altına alternatif olarak gümüşe talebin artacağını söz eden Esen, “Gümüşe ulaşılması daha kolay, tonaj manasında daha büyük ölçüde var, ünite fiyatı olarak baktığımız vakit da daha küçük fiyatlara sahip olduğu için ufak ölçüler halinde yatırıma fazlaca müsait. Bir sürü yan faktörü var bunun. Türkiye’de gram altına yatırım yapılmasına emsal olarak ABD’de ve Avrupa’da gram gümüşe yatırım yapılıyor. Türkiye’de gümüşe yatırım yeteri kadar yok, yavaş yavaş toplumda bilinmeye başlıyor. Biz gram altın çıkardığımızda gram gümüş de çıkardık ve gram gümüşe yatırımın giderek arttığını görüyoruz. Lakin dünyadaki talep Türkiye’dekinin hayli daha üstünde. Önümüzdeki periyot gümüşe yatırım daha da artacaktır” diye konuştu.